====== Eşya ve Hâdiseler ====== * “Edebî dâhiler, onun (Kur’ân’ın) büyüleyici ifadesine ve belâgat üstünlüğüne hayranlık destanları koşarken, nazarlarını [[afak|âfâk]] ve enfüste gezdiren [[ilim|ilim]] adamları, onun aydınlatıcı tayfları altında, **eşya ve hâdiselerin** hakikî yüzlerini görebilme ve anlayabilme bahtiyarlığına ermişlerdir.”((M. Fethullah Gülen, //Asrın Getirdiği Tereddütler-1//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 2.)) * “... **eşya ve hâdiselere** gerektiği gibi nüfuz edemeyen bir kısım materyalistler, maddenin ense köküne inen çözülüp dağılmayı, atomun karşısına dikilen tükenişi, mânâ ve neticeleriyle sezip idrak edecekleri güne kadar düşüncelerinde hakikatsiz, beyanlarında yalancı olmalarına rağmen, bir kısım safderûn kimseleri aldatmaya devam edeceklerdir.”((A.g.e. s. 49–50.)) * “Aslında bütün **eşya ve hâdiseler** [[allah|Allah’a]], O’nun isimlerine dayandırılmadığı takdirde izah edilemeyeceği, ehlince sabit bir hakikattir.”((A.g.e. s. 60.)) * “Dâhilerde olduğu gibi, nebi, sadece yüce bir [[dimag|dimağ]], **eşya ve hâdiselere** nüfuz eden bir istidat değildir. O, bütün melekeleriyle faâl, ceyyid, devamlı dalgalanan ve her dalgalanışta yeni bir arşiye çizen, gökler ötesine yükselen meselelerine ilâhî esintilerden tahlil bekleyen, eşyanın ötelerle birleşme noktası sayılan ufuk [[insan|insandır]].”((A.g.e. s. 82.)) * “[[insan|İnsanın]] **eşya ve hâdiselerle** münasebeti, böyle bir münasebetten hâsıl olan mânâlar ve bu mânâların vicdan derûnunda bırakacağı akisler, esintiler ve daha sonra [[insan|insanın]] davranışlarında beliren farklılıklar bir düzine vak’alardır ki bir birini netice veren bütün bu şeinlerle, ruh canlı, dinamik ve duyarlı kalır.”((A.g.e. s. 201.)) * “... **eşya ve hâdiselerle** temasta duyulan ilk [[his|his]], [[insan|insana]] bir ilk [[suur|şuur]] intibaını vermektedir. Fakat bu intibaya şuur denebilmesi için hâricî bir tesirin olması gerekmektedir. Zira hâricî bir tesir olmadığı takdirde bu bir his olmadan öteye geçemez.”((M. Fethullah Gülen, //Bir İ’câz Hecelemesi//, İstanbul: Nil Yayınları, 2014, s. 203.)) * “Mektep, hayatî hâdiselerin üzerine [[irfan|irfan]] hüzmeleri göndererek onları aydınlatır; talebelerine çevrelerini kavrama imkânını hazırlar. Aynı zamanda gayet hızlı olarak **eşya ve hâdiseleri** keşfetme yolunu açar ve [[insan|insanı]] düşünce bütünlüğüne, tefekkürde [[istikamet|istikamete]] ve çokta Tek’e götürür. Bu mânâda mektep ayn-ı mâbettir ve o mâbedin azizleri de muallimlerdir.”((M. Fethullah Gülen, //Çağ ve Nesil (Çağ ve Nesil-1)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 113.)) * “Öğrenilip öğretilecek her şey, [[insan|insan]] şahsiyetini bütünleştirici ve iç âlem ile **eşya ve hâdiseler** arasındaki ince münasebeti keşfe matuf olmalıdır.”((A.g.e. s. 117.)) * “[[ilim|İlim]], **eşya ve hâdiselerin** bize anlattığı, tekvînî emirlerin, önümüze açıp döktüğü şeylerin hissedilmesi, kavranması ve Yaradan’ın yüce maksatlarının sezilmesi demektir.”((A.g.e. s. 127.)) * “... kafa-kalb izdivacına yükselmiş hakikat erleri, korku ve küskünlükten vazgeçip **eşya ve hâdiselerin** içine girecekleri âna kadar, [[ilim|ilim]] de ilmin semereleri de insanlık için zararlı olmaya devam edecektir.”((A.g.e. s. 128.)) * “Sabır, fıtratın sinesinde cereyan eden armoninin, [[insan|insan]] tarafından sezilmesi, kavranması ve taklit edilmesidir. Evet, o, **eşya ve hâdiselerin** dilini anlama ve onlarla ‘[[diyalog|diyalog]]’a geçme gayretidir. Bu dili anlayacağı âna kadar sebat gösteren, sonra da, varlığın zaman seli içindeki akışıyla kendi davranışları arasında bir köprü kurarak tabiatla bütünleşen [[insan|insan]] ne mübeccel; kâinattaki bu ilahî mûsıkî ne ulvî ve bu âhengin sezilip görülmesi ne âlî bir temâşâdır!”((A.g.e. s. 145.)) * “[[ilim|İlimlerin]] her çeşidinden faydalanmaya istidâdı olan; **eşya ve hâdiselere** müdahale kabiliyetiyle şereflendirilen; güzelliğin her çeşidini idrak edip benimseme melekeleriyle donatılmış bulunan; lezzetlerin türlü türlüsünü seçip ayırmasını bilen; ruhu sonsuzluk sevdasıyla sarhoş, gönlü ‘ebed ebed!’ diye inleyen bir varlık, nasıl vazifesiz ve geleceksiz olabilir ki?”((M. Fethullah Gülen, //Buhranlar Anaforunda İnsan (Çağ ve Nesil-2)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 103–104.)) * “Dün ve bugün, zamanın sırrını kavrayanlar, **eşya ve hâdiselere** nüfuz ede ede onda var olmanın özünü keşfettiler. Zamanı bir boşluk telâkki edenler ise, onun öğütücü dişleri arasında eriyip gittiler.”((A.g.e. s. 138.)) * “Bu âlemde sürekli, cansızlar [[hayat|hayata]] koşar.. [[hayat|hayat]] [[suur|şuur]] ve idrake yürür.. karanlık-ışık tenavübü bir devr-i dâim içinde döner durur.. ve her şey birbiri üzerinde basamaklaşarak gider bir mârifet ufku teşkil eder.. evet, büyük-küçük bütün ırmak ve çayların akıp denizlere ulaşması misali, **eşya ve hâdiseler** de tıpkı bir çağlayan gibi hiç durmadan sonsuza akar.”((M. Fethullah Gülen, //Yeşeren Düşünceler (Çağ ve Nesil-6)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 195.)) * “... [[insan|insan]], [[akil|akıl]], [[iman|iman]], vicdan ve ruhuyla şu varlık meşherinin dikkatli bir seyircisi, **eşya ve hâdiseler** kitabının şuurlu bir mütalâacısı, varlığın satır aralarındaki esrarının da müdakkik bir gözlemcisi ve yorumcusudur.”((M. Fethullah Gülen, //Işığın Göründüğü Ufuk (Çağ ve Nesil-7)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 44.)) * “[[insan|İnsanın]], Yaratıcı’ya halife olma aktivitesi, O’na inanıp [[ibadet|ibadet]] etmeden **eşya ve hâdiselerin** esrarına vâkıf olmaya, ondan da tabiata müdahale etmeye kadar fevkalâde geniş bir dairede cereyan eder.”((A.g.e. s. 143.)) * “Topyekûn varlık, **eşya ve hâdiseleri** hallaç ederek her nesnenin özüne, esasına, mahiyetine muttali olma hissi, heyecanı, cehdi, gayreti ve tutkusu da diyebileceğimiz böyle bir [[ask|aşk]], Hakikatler Hakikati’ne ulaşmanın da en emin yoludur.”((M. Fethullah Gülen, //Sükûtun Çığlıkları (Çağ ve Nesil-9)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 52.)) * “[[insan|İnsan]], ... kâinat, **eşya ve hâdiseleri** okuyabildiği takdirde zamanla, uzak-yakın çevresindeki her şeyin dili çözülüverir; her nesne ona kendi konum ve mânâsıyla alâkalı çeşit çeşit kasideler sunmaya başlar; içini döker, Yaratan’a işaretlerde bulunur ve arkasındaki engin mânâlarla onun ufkuna ışıklar, gönlüne de inşirahlar salar.”((A.g.e. s. 53.)) * “Enâniyet, değişik kullanım şekilleriyle ‘ben’ mânâsına gelen ‘[[ene|ene]]’den türetilmiş bir kelime... [[insan|İnsanın]] kendisi, özü, şahsiyeti mânâları yanında, ona, varlık, **eşya ve hâdiseler** hakkında tefrik, temyiz, okuma ve değerlendirme imkânı da veren ‘[[ene|ene]]’; aynı zamanda bilme, inanma ve bu çerçevedeki ferdî ve içtimaî sorumluluklar karşısında [[insan|insanı]] bir muhatap durumuna yükselten unsurdur.”((A.g.e. s. 98.)) * “... bizler dünyada **eşya ve hâdiseleri** sebepler perdesi altında temâşâ etmekteyiz. Oysaki bu perdelerin verâsında asıl icraatta bulunan yine [[allah|Allah’ın]] Kudreti’dir.”((M. Fethullah Gülen, //Fasıldan Fasıla-1//, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 272.)) * “Gerçek Kur’ân kültürü; Kur’ân’ın dünya ve ukbâyı kucaklayan derinliğiyle alınıp hayata mâledilmesiyle mümkündür. **Eşya ve hâdiseleri** Kur’ân perspektifinde yorumlama, Kur’ân kültürüne ait ayrı bir televvündür.”((M. Fethullah Gülen, //Fasıldan Fasıla-2//, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 189.)) * “Bilimin el yordamıyla üzerinde çalıştığı kâinat, esasen Cenâb-ı Hakk’ın kudret ve iradesiyle yazdığı ve bir plân, program, ölçü ve dengeye göre tanzim ettiği **eşya ve hâdiseler** kitabı; gerçek [[ilim|ilimler]] ise, [[allah|Allah’ın]] kâinattaki icraatından, kâinattaki ilâhî kanunlarla eşya ve hâdiselerin münasebetinden süzülmüş raporlardan ibarettir.”((M. Fethullah Gülen, //İnancın Gölgesinde-2//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 153.)) * “... istikamet üzere tefekkür veya [[tefekkur|tefekkürde]] istikamet, ancak vahyin ışığı altında eşya ve hâdiseleri hallaç etmekle mümkün olacaktır.”((A.g.e. s. 180.)) * “... hiçbir mâlul ve [[mahluk|mahlûk]] kendi kendine var olamadığı, varlığını devam ettiremediği gibi, dayandığı noktaya aykırılığı ve muhalefeti de söz konusu değildir. Öyle ise bütün **eşya ve hâdiseler**, dayandıkları sebep ve [[illet|illetlerle]] kâimdirler. Dolayısıyla da her şeyin vücudu itibarîdir. Yani varlığın her parçası, dayandığı [[illet|illet]] ve sebep itibarıyla izafî bir vücuda sahip olsa da, ondan, müstakil bir varlık gibi söz etmek mümkün değildir.”((M. Fethullah Gülen, //Kalbin Zümrüt Tepeleri//, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 366.)) * “Bütün eşya ve hâdiseler ise bu biricik Vücudun akis ve tecellîlerinden ibarettir. Farklı bir yaklaşımla, vücud bir umman, **eşya ve hâdiseler** ise bu ummanın ‘bî kem u keyf’ mevceleri mesabesindedir.”((A.g.e. s. 367.)) * “Bütün mevcûdat Vacibü’l-Vücud’la vardır.. ve Zât-ı İlâhî’nin **eşya ve hâdiselerle** alâkası da onu var etme, varlığını devam ettirme, gözetme alâkasıdır.”((A.g.e. s. 370.)) * “Dil, [[insan|insanın]] **eşya ve hâdiselere** bakış açısını belirleyen en önemli bir unsurdur.”((M. Fethullah Gülen, //İkindi Yağmurları (Kırık Testi-5)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 33.)) * “... bizler bu mülâhazayla hareket etmeli ve çağın müktesebatını çok iyi okuyan; okuyup farklı tespit ve tahlillere ulaşan, **eşya ve hâdiselere** daha engince, daha kucaklayıcı ve daha mahrutî bakabilen insanlar yetiştirmeliyiz. Çünkü bu rehberler çok farklı kültür ortamlarının çocuklarıyla karşılaşacaklardır. Dolayısıyla [[insan|insan]], o anlayış ve kültürlerin, karşısına çıkardığı çeşit çeşit problemlere karşı hazırlıklı ve donanımlı değilse nakavt olur.”((M. Fethullah Gülen, //Yaşatma İdeali (Kırık Testi-11)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2012, s. 117.)) * “... **eşya ve hâdiseleri** okuma, değerlendirmeye tâbi tutma mânâsında ‘nazar’ı ele alacak olursak, nikbin onun ifrat, bedbin tefrit hâlini; hakikatbin ise orta hâlini temsil eder.”((M. Fethullah Gülen, //Mefkûre Yolculuğu (Kırık Testi-13)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2014, s. 76.)) * “Düşünce dünyalarını maddiyatla sınırlandırmış bu kişiler zamanla eşya ve hâdiselerin metafizik yönünü anlama istidat ve kabiliyetlerini de köreltmiş olurlar. Bunun neticesinde **eşya ve hâdiselerin** arka yüzünü göremez, şer gibi görünen hâdiselerin ihtiva ettiği hikmetleri kavrayamaz ve te’vil-i ehâdise vâkıf olamadıklarından dolayı da hâdiselerin cereyanındaki değişik mânâları anlayamazlar.”((M. Fethullah Gülen, //Buhranlı Günler ve Ümit Atlasımız (Kırık Testi-14)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2015, s. 65–66.)) * “Basar, maddî gözle **eşya ve hâdiseleri** okumak ise, [[basiret|basiret]] kalb gözüyle **eşya ve hâdiseleri** kavrayıştır.”((M. Fethullah Gülen, //Yolun Kaderi (Kırık Testi-15)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2016, s. 257.)) * “... [[insan|insan]], bütünüyle kâinatı, [[insan|insan]] ruhunu, [[insan|insan]] hissiyatını birden nazara alarak Kur’ân’a kulak verebilse, onda topyekûn **eşya ve hâdiselerin** sesini-soluğunu duyabilir.”((M. Fethullah Gülen, //Kur’ân’ın Altın İkliminde//, İstanbul: Nil Yayınları, 2010, s. 548.)) * “Beşer, [[allah|Allah’ın]] emriyle **eşya ve hâdiselere** müdahale etme kabiliyetine sahiptir.”((M. Fethullah Gülen, //Çizgimizi Hecelerken (Prizma-8)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 228.)) * “**Eşya ve hâdiseler** arasındaki âhenk cebrî, insanlar arasındaki nizam ise, iradî ve büyük ölçüde mehâfet ve mehâbet kaynaklıdır.”((M. Fethullah Gülen, //Ruhumuzun Heykelini Dikerken-1//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 109.)) ===== Ayrıca Bakınız ===== * [[hadiselerin_dili|Hâdiselerin Dili]] ===== Diğer Diller ===== * [[https://hizmetpedia.org/doku.php?id=things_and_events|English]] ===== Dipnotlar =====