====== Heyman ====== * “**Heyman** içtikçe daha bir yanan ve bir türlü suya kanmayan mânâlarına geldiği gibi, [[ask|aşk]] yüzünden deli ve kara sevdalı anlamlarına da gelir. Tasavvuf erbabına göre **heyman**, âşık u [[salik|sâlikin]], yol esnasında kalbini saran sürpriz tecellî ve ilâhî mevhibelerle, taaccüp, [[istihsan|istihsan]] ve ruhanî zevklere dalıp kendinden geçmesi ve [[irade|iradesine]] hâkim olamaması demektir. Kur’ân-ı Kerim ve [[sunnet|Sünnet]]-i Sahiha’da **heymanla** alâkalı açık bir beyan olmadığından, çoğu ehl-i hakikat, ‘[[dehset|dehşet]]’ gibi onu da makamlardan herhangi bir [[makam|makam]] görme yerine bir [[hal|hâl]] ve televvün şeklinde anlamışlardır.”((M. Fethullah Gülen, //Kalbin Zümrüt Tepeleri//, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 249–250.)) * “**Heymanı** da tıpkı [[dehset|dehşet]] gibi üç kategoride tahlil etmek mümkündür: * 1. Yolculuğun ilk merhalelerinde, [[acz|acz]] ü [[fakr|fakr]], hisset ve değersizliğinin [[suur|şuurunda]] olan sâlikin, kadrini, kıymetini çok [[ask|aşkın]] ekstra lütuflara mazhar olunca, Hz. Eyyub gibi ‘Senin hiçbir lütfundan müstağni kalamam.’ deyip, ilâhî tecellîlere sinesini açtıkça açarak ‘Daha yok mu?’ mülâhazalarıyla köpürme mertebesidir ki, yoldakilerin ekserisinin, bu vadideki düşünce ve davranışlarını bu mertebeye ircâ etmek mümkündür. * 2. Sâlikin, hâlihazırdaki hulûs ve istikbaldeki meziyetlerine avans mahiyetinde lütfedilen [[ask|aşkın]] vâridât karşısında, yeni bir idrak, taze bir ruh ve gerilmiş bir irade ile, o esnada kapısı aralanan acaib ve garaibi derin bir temâşâ zevkiyle seyredip رَبَّنَا أَتْمِمْ لَنَا نُورَنَا ‘Rabbimiz, nurumuzu (ikmal ve) itmam buyur!’ (Tahrîm, 66/8) diyerek, ciddî bir azim ve tam bir metafizik gerilimle, elde edilen mazhariyetlerin ötesine hâhiş duyma ruh hâletidir ve ‘Parmağım [[ask|aşkın]] balına / Bandıkça bandım bir su ver.’ (Gedâî) sözleri, bu seviye ile alâkalı söylenmiş güzel sözlerdendir. * 3. **Heymanü’l-fenâdır** ki; sâlik, hâlî veya zevkî olarak kadem-nazar vahdetine ulaşır ve kâinatı fenâ ve zeval ufkundan müşâhedeye başlar.. derken her an değişik bir buudda ‘bekâ billah’ tecellîleriyle artık varlığı bütünüyle görmez olur ve ihsan mertebesinin bir vâridâtı olarak görüldüğünü tam hisseder ve görebileceği şevkiyle de coşar.”((A.g.e. s. 250–251.)) * “Nasıl [[insan|insanın]], [[kabe|Kâbe’de]], Arafat’ta, Müzdelife’de, Muvâcehe’de bulunması ya da Kadir Gecesi, cuma günü birlerin bin olduğu eşref saatlerini idrak etmesi Cenâb-ı Hak’tan gelecek olan vâridâtı yakalamak adına çok büyük bir ehemmiyet arz ediyorsa, aynen öyle de kalbin yumuşadığı, [[istigrak|istiğrak]], [[kalak|kalak]], **heyman** gibi hâllerin yaşandığı anlar da Hak’tan gelecek [[tecelli_avi|tecellîleri avlama]] ve dergâh-ı ilâhîden talepte bulunma hesabına büyük bir önem taşır.”((M. Fethullah Gülen, //Cemre Beklentisi (Kırık Testi-10)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 137.)) * “... asıl olan, kimi zaman toplu çarpan dertli yüreklerle bir ney sesi gibi inleyip insanları mest etmek; kimi zaman da koro hâlinde gür bir sesle insanlara [[hak|hak]] ve [[hakikat|hakikati]] duyurmak, onlara Kalbin Zümrüt Tepeleri’ndeki ifadesiyle, [[hayret|hayret]], [[kalak|kalak]] ve **heyman** yaşatmak ve böylece onları huzur-u kibriyaya ulaştırmaktır. Hedef ve maksat bu ise, böyle bir gayeyi kim gerçekleştirirse gerçekleştirsin, insan, kendisi yapmış gibi bundan memnuniyet duymalıdır.”((M. Fethullah Gülen, //Buhranlı Günler ve Ümit Atlasımız (Kırık Testi-14)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2015, s. 147.)) ===== Ayrıca Bakınız ===== * [[cem|Cem]] * [[dehset|Dehşet]] * [[gaybet|Gaybet]] * [[istigrak|İstiğrak]] * [[kalak|Kalak]] ===== Dipnotlar =====