====== Tehevvür ====== * [[allah|Allah]]’tan (celle celâluhu) korkmadan her türlü zulmü çekinmeden işleme. [[kuvve-i_gadabiye|Kuvve-i gadabiyenin]] ifrat (aşırı) hâli. * “Bazıları, gazap hissinin de bir yaratılış gayesi olduğunu bilemez ve normal insanları çok kızdıracak meseleler karşısında dahi öfke tavrı ortaya koyamazlar; dahası hiç korkulmayacak şeylerden dahi korkar, sürekli vehimlerle oturup kalkar ve değişik paranoyalarla hayatı yaşanmaz hâle getirirler; bunların hâlini ‘[[cebanet|cebânet]]’ (korkaklık) kelimesi ifade eder. Fakat, bazı insanlar da vardır ki, onlar hiç yoktan yere küplere binerler, en önemsiz hadiseler karşısında dahi aşırı hiddet gösterirler ve bir anda saldırganlaşırlar; âkıbeti hiç düşünmeden, ölçüsüzce ve muhâkemesizce her işe girişir ve neticesi mutlak felaket olan tehlikelere bile pervâsızca atılırlar. [[kuvve-i_gadabiye|Kuvve-i gadabiyenin]] bu ifrat hâline de ‘**tehevvür**’ (korkusuzluk ve saldırganlık) denir. Bu duygunun, adl ü [[istikamet|istikamet]] üzere olanına ise, ‘[[secaat|şecaat]]’ adı verilir.”((M. Fethullah Gülen, //Vuslat Muştusu, (Kırık Testi-8)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 56.)) * “[[kuvve-i_gadabiye|Kuvve-i gadabiyenin]] ifrat hâline, âkıbeti düşünülmeden, sonucu hesaba katılmadan, ölçüsüzce ve muhâkemesizce altından kalkılmayacak işlere girişme ve âkıbeti mutlak felâket tehlikelere kendini salma mânâsında atılganlığa ‘**tehevvür**’; tefrit durumuna, korkulmayacak şeylerden dahi korkma, sürekli vehimlerle oturup kalkma ve değişik paranoyalarla hayatı yaşanmaz hâle getirme anlamındaki sapkınlığına ‘[[cebanet|cebânet]]’; korkulacak şeyler karşısında tedbirli ve temkinli davranma ve esbabda kusur etmeden ciddî bir soğukkanlılık içinde, korkulacak hususları herhangi bir telâş ve endişeye kapılmadan savmaya çalışma anlamındaki yiğitçe duruşa da ‘[[secaat|şecaat]]’ demişlerdir ki ‘[[adalet|adalet]]’ denen şey de, işte bu üç faziletin imtizâcından hâsıl olan ve ‘sırât-ı müstakim’ unvanıyla da anılan dengeli olmanın mübeccel adıdır.”((M. Fethullah Gülen, //Kendi Dünyamıza Doğru (Ruhumuzun Heykelini Dikerken-2)//, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 219–220.)) * “... [[kuvve-i_gadabiye|kuvve-i gadabiyenin]] tefrit mertebesi [[cebanet|cebânettir]] ki; korkulmayan şeylerden bile korkar. İfrat mertebesi **tehevvürdür** ki; ne maddî ve ne mânevî hiçbir şeyden korkmaz. Bütün istibdadlar, tahakkümler, zulümler bu mertebenin mahsulüdür. Vasat mertebesi ise [[secaat|şecaattir]] ki, [[hukuk|hukuk]]-u diniye ve dünyeviyesi için canını feda eder, meşrû olmayan şeylere karışmaz.”((Bediüzzaman Said Nursî, //İşârâtü’l-İ’câz//, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2007, s. 21.)) * “... [[kuvve-i_gadabiye|kuvve-i gadabiye]]; hadd-i istikâmet olan [[secaat|şecaati]] takip etmezse, ifratla çok zararlı ve zulümlü **tehevvüre** ve tecebbüre ve tefritle çok zilletli ve elemli [[cebanet|cebânet]] ve korkaklığa düşer. İstikâmeti kaybetmesinin, hatasının cezası olarak dâimî, vicdanî bir azabı çeker.”((Bediüzzaman Said Nursî, //Şuâlar//, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 603.)) ===== Ayrıca Bakınız ===== * [[cebanet|Cebânet]] * [[kuvve-i_gadabiye|Kuvve-i Gadabiye]] * [[secaat|Şecaat]] ===== Dipnotlar =====