konuma_saygi
İçindekiler
Konuma Saygı
- “Günümüzün fikir işçileri ‘diyalog’, ‘hoşgörü’ ve ‘konuma saygı’ deyip onlara biraz yakın durunca ve kendi değerlerimizi mütebessim bir çehreyle sununca, onlar, ‘İşte bulduk’ diye mukabele ettiler ve ‘Allah sizden razı olsun; siz gelmeseydiniz, İslâm’ı hiç tanıyamayacak ve Hazreti Muhammed’i hiç bilemeyecektik.’ dediler.”1)
- “… bugün ister Alevîlerin ister Sünnîlerin isterse de aynı meşrebe bağlı değişik kolların temsilcilerinin birbirlerine anlayışla ve konuma saygı düsturuyla yaklaşmaları lazımdır. Herkesin ön yargılardan, vehimlerden, su-i zanlardan arınması ve hem kendisinin, muhatabından istifade edebileceğine hem de bazı hususlarda ona yardımda bulunabileceğine inanması gerekmektedir. Bu inançla, her kesimin dostluk çizgisinde bir araya gelmesi, bir grup kardeşlik eli uzatırken öbürünün güllerle mukabele etmesi ve bir taraf Ehl-i Beyt muhabbetiyle coşarken diğerinin de onun heyecanına ortak olması icap etmektedir.”2)
- “… ‘konuma saygı’ diyalogdan da öte daha derin bir mânâ ifade etmektedir. Evet, konuma saygı ifadesiyle yukarıda dile getirilen muhtemel risk ve endişeler izale edilebilir. Çünkü ‘konuma saygı’ dediğimizde, bir kişinin hangi dinden, hangi anlayıştan olursa olsun evvela onun bir insan olduğu ve insan olduğu için de saygıya layık bulunduğu anlayışı vardır. Evet, bizim inancımıza göre Cenâb-ı Hak her bir insanın mahiyetine iyilik adına bir kısım nüveler, çekirdekler koymuştur. Bu yönüyle her bir insan potansiyel olarak, Cenâb-ı Hakk’ın onun adına yemin ettiği eşref-i mahlûk bir varlıktır…
- … konuma saygı, aynı zamanda inanca saygıyı da ihtiva eder. Çünkü bir kimsenin doğru olarak kabul ettiği, doğru olduğuna inandığı bir değerle, o insanı birbirinden ayıramazsınız. O hâlde diyebiliriz ki, eğer siz bir insanın inanıp benimsediği değerlere saygılı olmuyor, saygılı davranmıyorsanız, o insana da, o insanın insanlığına da saygı duymuyorsunuz demektir.”3)
- “… insana saygı duygusunu içimizde sürekli geliştirme ve güçlendirme peşinde olmalıyız. Zira konuma saygı meselesini tabiatımıza mal edememişsek, oruç tutmak istediği hâlde alışık olmadığı için Ramazan’ın ilk günlerinde orucunu tamamlayamayan, iftara varamadan orucunu bozan kimsenin durumuna düşer ve hata yapıp durmaktan kurtulamayız. Evet, konuma saygı mevzuunu tabiatımızın bir yanı hâline getirmeli ve onu tabiî bir ihtiyaç hâlinde duyup hissetmeliyiz ki, yer yer canımızı sıkan hâdiseler zuhur ettiğinde falso yapmayalım, beklenmedik tepkiler vermeyelim, muhatabımızı rencide edecek tavır ve davranışlar içine düşmeyelim ve neticede her türlü şart altında sinemizin herkese açık olduğunu gösterebilelim.”4)
- “Siz hiçbir zaman tepelerine vuruyor gibi bir yaklaşımla insanlarla münasebet tesis edemezsiniz. Bilâkis diyalogla, hoşgörüyle, konuma saygıyla, onları ahsen-i takvîme mazhar görmekle, mahiyet ve donanımları itibarıyla bir mir’at-ı mücellâ olduklarını kabul ederek onlarla sıcak bir münasebet kurabilirsiniz… ancak bu sayede günümüzün farklı kültür ve coğrafyalarda yaşayan insanları sizinle ilgili şartlanmışlık ve önyargılardan kurtulabilirler.”6)
- “Farklı düşünce ve dünya görüşlerine sahip insanların bir araya gelmelerini günümüzde daha çok diyalog kelimesiyle ifade etsek de ülfete düşmeme adına farklı kavramlar da geliştirilebilir. Burada asıl önemli olan, iyi niyetimizi, duygu ve düşüncelerimizdeki samimiyeti ortaya koymaktır. Mesela diyalogla eşanlamlı olarak bazen hoşgörü kavramını kullandığımız da olmuştur. Fakat bazıları bunu zamanında mahzurlu buldu. Hoşgörü kelimesinin, muhatabın hoş görülmeyecek bir kısım tavır ve davranışları, kanaat ve inançları olduğuna imada bulunduğunu ve sizin de bunlara katlandığınız anlamını çağrıştırdığını söylediler. Sanki karşı tarafın dikenleri var fakat siz bunları hoş görerek dikene gül muamelesi yapıyorsunuz. Bu da zımni olarak diğerini suçlama veya tahkir anlamına gelebilir. Hiç önemli değil, kelimelere takılmamalıyız. Biz söylemlerimizi bir kere daha gözden geçirir, daha masum ve yumuşak tabirler bulmaya çalışırız. Mesela hoşgörü yerine ‘konuma saygı’ ifadesini kullanabiliriz. Çünkü bu ifadenin temelinde, hangi dünya görüşüne ve hayat felsefesine sahip olursa olsun, herkesin saygıyı hak edeceği düşüncesi yatmaktadır. Farklı bir ifadeyle bunun anlamı, muhatap olduğumuz kişilerin insanlığına saygı duyma demektir. Çünkü her insan, potansiyel olarak bir değerler mecmuasıdır. Birileri kendisindeki bu potansiyeli inkişaf ettirememiş olabilir. Fakat insanın bir sanat-ı ilâhiye olduğu unutulmamalı, böyle bir âbideye ve donanıma saygı duyulmalıdır. İnsana saygı, bir yönüyle onu yaratana saygıdır.
- Bunların yanı sıra dostluk köprüleri kurma, asgari müştereklerde uzlaşma gibi farklı ifadeler de kullanılabilir. Yeter ki temel ilkeler korunabilsin, mesele esas blokajının dışına taşırılmasın ve orijinalite yapma lüksüne girilmesin.”7)
- “Farklı düşünceler, farklı yaklaşımlar diyaloğa mâni olmamalıdır. Konuma saygıyı ihmal etmeden ve farklılık mülâhazasına kapılmadan çok rahatlıkla bu farklılıklar ifade edilebilmelidir. Kimse kendini başkalarından üstün görmemeli, muhataplarında böyle bir intiba bırakmamalıdır. Mümkün mertebe iddiasız olunmalıdır. Meseleler daha profesyonelce ele alınmalı, üstlenilen mesajın ağırlığı nispetinde, ortaya konulan temsilde de ciddi olunmalı, âdeta peygamberane bir tavırla yürünmelidir. İyi bir siyer felsefesiyle diyalog mevzusu yeniden ele alınmalı, bu konuyla meşgul olan insanlar çok iyi yetiştirilmeli, insanî değerlere bağlı kalınmalı ve yanlış yapılmamalıdır. Böyle ciddi bir işin avamca mülâhazalara bağlanması, meselenin hassasiyetini gözetmemek anlamına gelir.”8)
Ayrıca Bakınız
Dipnotlar
1)
M. Fethullah Gülen, Ümit Burcu (Kırık Testi-4), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 204.
2)
M. Fethullah Gülen, Vuslat Muştusu, (Kırık Testi-8), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 30.
3)
M. Fethullah Gülen, Cemre Beklentisi (Kırık Testi-10), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 77.
4)
A.g.e. s. 78.
5)
A.g.e. s. 80.
6)
M. Fethullah Gülen, Yenilenme Cehdi (Kırık Testi-12), İstanbul: Nil Yayınları, 2013, s. 136–137.
7)
M. Fethullah Gülen, Işık Karanlığı Boğarken (Kırık Testi-19), New Jersey: Süreyya Yayınları, 2022, s. 64–65.
8)
A.g.e. s. 69.
konuma_saygi.txt · Son değiştirilme: 2024/11/20 15:36 Değiştiren: Editör