Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


cehalet

Cehalet

  • “Bir şey bilmeme, bildiği şeyleri değerlendirmeme, Hak’tan ve hak düşüncesinden mahrum bulunma mânâsında cehalet, hemen her devir için felâket olmuştur.”1)
  • Cehalet, en kötü arkadaş; ilim, en vefalı yoldaştır.”2)
  • “Cahillik, eşyanın yüzüne çekilmiş bir peçe gibidir; o peçeyi yüzünden sıyıramayan bahtsızlar, hiçbir zaman kâinattaki yüksek hakikatlere nüfuz edemezler. En büyük cehalet, Allah’ı bilmemektir; hele bu bir de bencillikle birleşince, artık tedavisi kabil olmayan bir cinnet halini alır.”3)
  • “Bir toplum içinde ilhadın ilk yeşerdiği vasat, serpilip geliştiği atmosfer, cehalet ve kalbsizliğin hâkim olduğu atmosferdir. Kalbi ve ruhu beslenemeyen kitleler er geç ilhadın pençesine düşerler ve Hak yardımı olmazsa bir daha da kurtulmaları imkânsız gibidir.”4)
  • “… insan, bir şeyi bilmiyorsa onun cehaleti bir cehl-i basit, şayet bilmediğini dahi bilmiyorsa bir cehl-i mürekkeb; ve eğer bir şey bilmediği hâlde biliyor iddiasında ise bu da bir cehl-i mük’abtır (üç boyutlu). Evet bunlardan biri tek buudlu basit cehalet, ikincisi iki buudlu mürekkeb cehalet, üçüncüsü ise üç buudlu mük’ab bir cehalettir.”5)
  • “Bediüzzaman’a göre, bugün olduğu gibi o gün de, bütün fenalıkların menbaı cehalet, fakr u zaruret ve iftiraktı. Evet, içtimaî sıkıntılarımızın en birinci sebebi, millî sefaletlerimizin en önemli sâiki cehalettir. Allah bilmeme, Peygamber tanımama, dine karşı lakayt kalma, maddî-mânevî tarihî dinamiklerimizi görmeme mânâsına gelen cehalet, hiç şüphesiz o gün-bugün başımızın en büyük belâsıdır. Ve Bediüzzaman da, bütün hayatını bu öldürücü mikropla savaşa vakfetmiştir.
  • Ona göre kitleler ilimle, irfanla aydınlatılmadıkça, toplum sistemli düşünme ye alıştırılmadıkça ve yanlış sapık düşünce akımlarının önü alınmadıkça milletimiz için kurtuluş ümidi besleme abestir. Evet, o cehalet yüzünden değil midir ki; kâinat Kur’ân’dan, Kur’ân da kâinattan koparıldı.. koparıldı ve biri varlığın sırlarını bilmeyen, eşya ve hâdiselere kapalı, bağnaz ruhların hayal zindanlarında yetim kaldı; diğeri de her şeyi maddede arayan ve mânâya karşı bütün bütün kör, mük’ab cahiller in elinde bir kaos hâlini aldı. Yine bu cehalet sebebiyle değil midir ki; bu mübarek dünya, en münbit ovaları, en feyyaz obaları ve en bereketli ırmaklarına rağmen zaruret ve sefaletlerin pençesinde inim inim inlemekte ve eski kapıkullarına dilencilik etmekte.”6)
  • “… ister bilgi ve mârifetin zıddı olan cehalet, ister yanlış davranış ve taşkınlıkların esası olan bilgisizlik olsun, bunlar, birer birer veya hepsi birden ruhlarda keder ve tasa kaynağıdırlar.”7)
  • “Dalâletten gelen hadsiz bir cehâlet ve zındıkadan neşet eden çirkin bir temerrüd sebebiyle bilmiyorlar ki: Esbâb yalnız birer bahânedirler, birer perdedirler. Dağ gibi bir çam ağacının cihâzâtını dokumak ve yetiştirmek için bir köy kadar yüz fabrika ve tezgâh yerine küçücük çekirdeği gösterir: “İşte bu ağaç bundan çıkmış.” diye Sâni’inin o çamdaki gösterdiği bin mucizâtı inkâr eder misillü bazı zâhirî sebepleri irâe eder. Hâlık’ın ihtiyar ve hikmet ile işlenen pek büyük bir fiil-i rubûbiyetini hiçe indirir. Bazen gayet derin ve bilinmez ve çok ehemmiyetli bin cihette de hikmeti olan bir hakikate fennî bir nâm takar. Güya o nâm ile mâhiyeti anlaşıldı, âdileşti, hikmetsiz, mânâsız kaldı.”8)
  • “… kâinatın mevcudatında bir emare yok ki, bir şirk ihtimali ona bina edilsin. Demek dâvâ-yı şirk, sırf tahakkümî ve mânâsız söz ve dâvâ-yı mücerred olduğundan; şirki iddia etmek, mahz-ı cehalet, ayn-ı belâhettir.”9)

Ayrıca Bakınız

İlave Okuma

Dipnotlar

1)
M. Fethullah Gülen, Buhranlar Anaforunda İnsan (Çağ ve Nesil-2), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 101.
2)
M. Fethullah Gülen, Ölçü veya Yoldaki Işıklar, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 27.
3)
A.g.e. s. 147.
4)
M. Fethullah Gülen, Asrın Getirdiği Tereddütler-1-2-3-4, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 71.
5)
M. Fethullah Gülen, Bir İ’câz Hecelemesi, İstanbul: Nil Yayınları, 2014, s. 259.
6)
M. Fethullah Gülen, Fasıldan Fasıla-2, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 221–222.
7)
M. Fethullah Gülen, Kalbin Zümrüt Tepeleri, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 299–300.
8)
Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 185.
9)
A.g.e. s. 661.
cehalet.txt · Son değiştirilme: 2023/10/12 11:01 Değiştiren: Editör