Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


yakaza

Yakaza

  • Uyanıklık.
  • “Kelime olarak uyanıklık demek olan yakaza; tasavvuf erbabınca, mebde itibarıyla Hakk’ın emir ve yasakları karşısında uyanık, titiz ve duyarlı olmak; bir kısım ilâhî ihsanlara mazhariyet mânâsında müntehâ itibarıyla da değişik makam ve mertebelerin bazı vâridleri karşısında her zaman fikrî, ruhî istikametini koruyup iltibaslara düşmemek ve hep basiret üzere bulunmak demektir.
  • Yakazayı; mübtedîler için, zecr ve men’ vukuunda bunlardaki maksad-ı ilâhîyi kavrama; müntehîler için de ‘kıyam billah’ mânâsına gelen ‘seyr ilallah-seyr billah-seyr fillâh’ gibi menzillerin hemen bütününde, her zaman Hakk'ın huzuru mülâhazası içinde bulunup hep temkin u istikameti kollama.. ya da konumunun gerektirdiği mârifet ve şuurla ‘Ben bir hakir kulum, her nefes muhtaç olduğum Mevlâ'dan nasıl gaflet ederim.’ diyerek, hep uyanık, hep mahviyet içinde, hep gözü Hakk’ın kapısının aralığında, mevsimi gelince de iltifat göreceği düşüncesiyle sürekli ümitli; herhangi bir itaba uğrayacağı endişesiyle de, kalbi güvercinlerin kalbi gibi tir tir ve her zaman İbrahim Hakkı gibi:
  • ‘Gafletle uyumak ne revâdır abd-i hakîre
  • Şefkatle nidâ eyleye Rahmân gecelerde’
  • deyip muttasıl teyakkuzda bulunma olarak yorumlayanlar da olmuştur.”1)
  • “… rüyalarda nazarlara arz edilen timsallerin sembollerinin âlem-i yakazada (hakiki varlık âleminde) bir kısım hakikatlere yani âyân-ı sâbitenin aynî şeylere benzemesine de biz teşâbüh deriz.”2)
  • “… en büyük veliler sahabe derecesine çıkamıyorlar. Hattâ Celâleddin-i Süyûtî gibi, uyanık iken çok defa sohbet-i nebeviyeye mazhar olan veliler, Resûl-i Ekrem (aleyhissalâtü vesselâm) ile yakazaten görüşseler ve şu âlemde sohbetine müşerref olsalar, yine sahabeye yetişemiyorlar. Çünkü; sahabelerin sohbeti, Nübüvvet-i Ahmediye (aleyhissalâtü vesselâm) nûruyla, yâni ‘Nebî’ olarak onunla sohbet ediyorlar. Evliyalar ise, vefat-ı nebevî’den sonra Resûl-i Ekrem’i (aleyhissalâtü vesselâm) görmeleri, velâyet-i Ahmediye (aleyhissalâtü vesselâm) nuruyla sohbettir.”
  • “… bast-ı zaman herkesçe musaddak bir nev’i, rüyada görünüyor. Bazen bir dakikada insanın gördüğü rüyayı, geçirdiği ahvâli, konuştuğu sözleri, gördüğü lezzetleri veya çektiği elemleri görmek için yakaza âleminde bir gün, belki günler lâzımdır.”3)
  • “En bedbaht, en muzdarip, en sıkıntılı, işsiz adamdır. Zira atâlet, ademin biraderzadesidir.. sa’y, vücûdun hayatı ve hayatın yakazasıdır.”4)
  • “… rüyada bir saat zarfında bir senenin geçtiğini ve pek çok işler görüldüğünü görüyorsun. Eğer o saatte o işlere bedel Kur’ân okumuş olsa idin, birkaç hatim okumuş olurdun. Bu hâlet evliya için hâlet-i yakazada inkişaf eder. Zaman inbisat eder. Mesele ruhun dairesine yaklaşır. Ruh zâten zaman ile mukayyet değildir. Ruhu cismaniyetine galip olan evliyanın işleri, fiilleri sürat-i ruh mizanıyla cereyan eder.”5)
  • “İnkılâplar neticesinde, her iki taraf arasında geniş geniş dereler husûle geliyor. O dereler üstünde her iki âlemle münasebettar köprüler lâzımdır ki her iki âlem arasında gidiş geliş olsun. Lâkin o köprülerin inkılâbat cinslerine göre şekilleri, mahiyetleri mütebâyin; isimleri mütenevvi olur. Mesela uyku âlemi, yakaza ile âlem-i misal arasında bir köprüdür. Berzah, dünya ile âhiret arasında ayrı bir köprüdür. Ve misal, âlem-i cismanî ile âlem-i ruhâni arasında bir köprüdür. Bahar, kış ile yaz arasında ayrı bir nevi köprüdür. Kıyamette ise, inkılâp bir değildir. Pek çok ve büyük inkılâplar olacağından, köprüsü de pek garip, acîb olması lâzım gelir.”6)
  • “1335 senesi Eylül’ünde, dehrin hâdisâtının verdiği yeisle, şiddetle muztarip idim. Şu kesif zulmet içinde bir nur arıyordum. Mânen rüya olan yakazada bulamadım. Hakikaten yakaza olan rüya-yı sâdıkada bir ziya gördüm.”7)
  • “Üstadım,
  • Beş vakit namazdan sonra, hakk-ı fâzılânelerinize duacıyım ve duanızı rica ediyorum. Mesleğinize ve neşrettiğiniz Risale-i Nur’a karşı hissiyatımı, dilimle beyan edemiyorum. Ben ümmîyim, sair kardeşlerim gibi ifade-i meram edemem. Fakat –felillâhilhamd– kalb ve ruhum Risale-i Nur’un tesirâtıyla intibaha gelmişler.
  • Kalbimin intibahını rüyalarımla anlıyorum. Zaten bu gaflet ve zulmet zamanının yakaza âlemini, ağır bir uyku âlemi; ve uyku âlemini ise, bir derece yakaza âlemi görüyorum. Onun için siz Üstadıma karşı rüyalarımla size arz ediyorum.” (Vezirzâde Mustafa)8)

Ayrıca Bakınız

Dipnotlar

1)
M. Fethullah Gülen, Kalbin Zümrüt Tepeleri, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 401.
2)
M. Fethullah Gülen, Bir İ’câz Hecelemesi, İstanbul: Nil Yayınları, 2014, s. 439.
3)
Bediüzzaman Said Nursî, Lem’alar, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 22.
4)
Bediüzzaman Said Nursî, Mektubat, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 538.
5)
Bediüzzaman Said Nursî, Mesnevî-i Nûriye, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2007, s. 183.
6)
A.g.e. s. 209.
7)
Bediüzzaman Said Nursî, Tarihçe-i Hayat, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 123.
8)
Bediüzzaman Said Nursî, Barla Lâhikası, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 226.
yakaza.txt · Son değiştirilme: 2024/07/08 13:31 Değiştiren: Editör