Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


kutsiler

Kutsîler

  • “Ötelere ait yumuşak yaşayışı, çekip buraya getirdik ve bedenî hazlarından başka bir şey düşünmeyen nefsinin esiri yığınlar hâline geldik. Bin şevk yürümeye koyulduğumuz kudsîler yolundan geriye dönerek, en büyük iş ve vazifeleri, dünyanın aldatıcı süs ve ziynetine feda ettik. Evet, bir kelepir uğruna okçular tepesini terk ettik.”1)
  • “Bir zamanlar Kur’ân sayesinde kıtalar arası engeller aşılarak kalıcı bir sevgi, saygı ve diyalog gerçekleştirildiği gibi, şimdilerde de bu kutsîlerin gayretleriyle yeni bir anlaşma ve uzlaşma zemininin oluştuğuna/oluşacağına inancım tamdır.”2)
  • “Onlar, hiçbir zaman kendi rahatlarını düşünmez; sürekli ‘Allah’ der, ‘fazilet’ der ve insanî değerler arkasında koşarlar, peygamberâne bir tavırla herkese sinelerini açar ve her zaman başkaları için yaşarlar. Onların bu ölçüdeki hasbîliklerine karşılık Allah da, ellerin-ayakların işe yaramadığı çetin bir günde, bu gönül insanlarına melek kanadından tüyler ihsan ederek dünyada onları beklenmedik muvaffakiyet sürprizleriyle şereflendirir; ötede de vuslat gölgesiyle serinletir.. kutsîler arasına alır.. özel konuklarına gösterdiği iltifatı gösterir.. sonra da bütün bu lütuflarını hoşnutluğuyla taçlandırır.”3)
  • Kutsîlere gelince onlar, hayatlarını hep طُوبَى لِلْغُرَبَاءِ ufkunda sürdürmeyi tercih etmiş ve fire vermeden, yollara takılmadan seyahatlerini sürdürmüşlerdir.”4)
  • “Yeniden Ebû Cehiller, yeniden Ebû Lehebler olacak ve yeniden şeytan fitneye körük çekerek farklı stratejilerle karşınıza çıkacaktır. Sizin gibi kutsîler de, tulumbaları ellerinde, hep yangından yangına koşacak ve fitne ateşlerini söndürerek sulhün, sükûnun ve emniyetin temsilcileri olduklarını göstereceklerdir.”5)
  • “… farklı şekil ve seviyelerde hicret hiç durmadan devam etmiştir. Zaten bu hicretler olmasaydı İslâm’ın dünyanın dört bir yanına ulaşması mümkün olur muydu? Demek tarih boyunca Müslümanlar Peygamberlerinden tevârüs ettikleri o hicret düşüncesini koruma, yaşama ve yaşatmada fevkalâde hassas hareket etmişler.
  • Ben zannediyorum ki aynı duygu ve düşünce bir yönüyle günümüzde de yaşanıyor ve yaşatılıyor. Benim birçok yerde kutsîler kadrosu dediğim bu insanlar dünyanın dört bir yanına arkalarına dönmeden gidiyorlar. Pekâlâ, gayeleri ne? Mensup oldukları milletin, devletin, kültürün ve dinin değerlerini muhtaç gönüllere duyurmak. Evet, bu gaye uğrunda dünyevî nice imkânları terk eden ve tıpkı sahabe misali bir daha geriye dönmeyi düşünmeyen, geriye dönmeyi döneklik sayan sayıları meçhul nice insanlar var bugün.”6)
  • “Hele neslin ıslahı için bir oraya bir buraya koşup duran kutsîlere Ramazan kim bilir ne hediyeler ne hediyeler takdim ediyordur. Dine ve millete hizmet yolunda sahur, iftar demeden seyr u seferler yapan kutlular kim bilir Ramazanda nasıl binlerce senelik semere elde ediyorlardır.”7)

Dipnotlar

1)
M. Fethullah Gülen, Çağ ve Nesil (Çağ ve Nesil-1), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 85.
2)
M. Fethullah Gülen, Örnekleri Kendinden Bir Hareket (Çağ ve Nesil-8), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 105.
3)
A.g.e. s. 116.
4)
M. Fethullah Gülen, Fasıldan Fasıla-3, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 160.
5)
M. Fethullah Gülen, Sohbet-i Cânan (Kırık Testi-2), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 138.
6)
M. Fethullah Gülen, Gurbet Ufukları (Kırık Testi-3), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 79–80.
7)
M. Fethullah Gülen, Ümit Burcu (Kırık Testi-4), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 106.
kutsiler.txt · Son değiştirilme: 2023/07/30 11:12 Değiştiren: Editör