Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


muhasebe

Muhasebe

  • “Kelime itibarıyla hesap görme, hesaplaşma, kendi kendini sorgulama mânâlarına gelen muhasebe; mü’minin, her lâhza iyi-kötü, doğru-yanlış, sevap-günah nev’inden yaptığı bütün amellerini gözden geçirip, hayır ve güzellikleri şükürle karşılaması, inhiraf ve günahları istiğfarla gidermeye çalışması, yanlışlık ve kötülükleri de tevbe ve nedametle düzeltmeye gayret göstermesi adına çok önemli bir cehd ve insanın iradesinin hakkını vermesi adına da ciddi bir teşebbüstür… İnsanlık, hakikî muhasebe duygu ve düşüncesini İslâm’la tanımıştır. İslâm’ın diriltici ikliminden istifade edememiş fertlerin, muhasebe ve kendi kendilerini kontrol adına yaptıkları şey, basit bir nefis sorgulaması denemesinden başka bir şey değildir.”1)
  • “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve herkes, yarına ne hazırladığına baksın. Allah’tan korkun, çünkü Allah yaptıklarınızdan haberdardır.” (Haşr, 59/18).
  • “Hiç şüphesiz bir mü’minin muhasebe duygu ve düşüncesine sahip olması, kendisiyle yüzleşip hesaplaşması, Kur’ân ve Sünnet açısından çok önemli bir düşünce tarzı, çok önemli bir telâkkidir.2)
  • İnsan her meselede olduğu gibi, muhasebede de ölçülü ve dengeli davranmalıdır. Bir kere muhasebe, kat’iyen yeis ağırlıklı olmamalıdır.”3)
  • İnsan her zaman gurur ve kibir esintilerine karşı duyarlı olmalı ve devamlı murâkabe, muhasebe ile nefsini ezmesini bilmelidir. Zannediyorum bunun en kestirme yolu da mazhar olunan bütün iyiliklerin Allah’tan geldiğini kabul, tasdik, itiraf ve ilan etmektir. Yoksa gurur, kibir ve kendini beğenme gibi hastalıklar bünyeye yerleşir ve bir daha da onları yerleştikleri yerden söküp atmak mümkün olmaz.”4)
  • “Nefsin sürekli sorgulanması ve ona itap, imanın kemalindendir. Hayatınıinsan-ı kâmil’ ufkuna göre planlamış her ruh, yaşadığı hayatın şuurundadır ve ömrünün her dakikasını nefsiyle mücadelede geçirir. Kalbine uğrayan her hâtıraya, kafasından geçen her düşünceye parola sorar ve vize tatbik eder. Şeytana, âsâba, hassasiyete açık her işinde nefsanîliğini yakın takibe alır; çok defa onun en güzel, en mâkul davranışlarından dolayı bile kendi kendini sorgular; akşam-sabah elindeki tığını, nefsini levm atkıları arasında dolaştırır ve bu ruh hâleti içinde hayat dantelasını örmeye çalışır. Her akşam eksik ve yanlışlarını bir kere daha kontrol eder, her sabah bütün günahlara kapalı ve yepyeni bir azimle hayata açılır.”5)
  • “Başkalarının şişirmesi, pohpohlaması karşısında kündeye gelmemenin yolu da esasında böyle bir muhasebe duygusundan geçer. Yani insan, günde birkaç defa kendisini kritiğe tâbi tutar, gözden geçirir ve Rabbiyle münasebetini buna göre ayarlarsa başkaları onun hakkında ne derlerse desinler, isterse onu göklerde uçursunlar yine de o, ‘Ben, beni biliyorum. Burada şeytanın bir parmağı olabilir.’ diyerek, kendini gurur ve kibre kaptırmaktan korumuş olur.”6)

Ayrıca Bakınız

İlave Okuma

Diğer Diller

Dipnotlar

1)
M. Fethullah Gülen, Kendi İklimimiz (Prizma-5), İstanbul: Nil Yayınları, 2007, s. 45.
2)
M. Fethullah Gülen, Kalb İbresi, (Kırık Testi-9), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 150–151.
3)
M. Fethullah Gülen, Fasıldan Fasıla-2, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 93.
4)
A.g.e. s. 87.
5)
M. Fethullah Gülen, Kalbin Zümrüt Tepeleri, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 56.
6)
M. Fethullah Gülen, Mefkûre Yolculuğu (Kırık Testi-13), İstanbul: Nil Yayınları, 2014, s. 191.
muhasebe.txt · Son değiştirilme: 2023/11/26 20:08 Değiştiren: Editör