Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


futuvvet

Fütüvvet

  • Gençlik ve yiğitlik sözcükleriyle karşılamaya çalıştığımız fütüvvet, örfî mânâsı itibarıyla, kerem, sehâ, iffet, emanet, vefa, şefkat, ilim, tevazu ve takva gibi gerçekleri özünde toplayan bir mânâlar ve dinamikler halitası ve hak yolcusunun uğradığı makamlardan bir makam, fakr u fenâdan bir renk, vilâyetten de bir sestir. Tamamen başkaları için yaşama anlayışına kilitlenme ve her türlü ezayı, cefayı ‘of’ demeden sineye çekmenin bir unvanı olan fütüvveti, hüsn-ü hulukun derin bir buudu ve mürüvvetin ayrı bir televvünü saymak da mümkündür.”1)
  • “Tevhid ve İslâm düşüncesini kabule müheyyâ olarak yaratılan ruhun; bütün letâifiyle gerçek tevhide yönelmesi, nefsanî ve bedenî hazları aşarak kalbin enginliklerine açılması ve memuriyetinin gereği esbaba tevessülün dışında her şeye karşı kapanması, Hak mülâhazasını sarsacak her türlü duygu ve düşünceye daha baştan tavır alması, fütüvvetin en bâriz emareleri ve insan-ı kâmil olmanın da merdivenleridir. Başta bu aksiyonu göstermeyenin, nefis, hevâ, şeytan, dünyaya meyl ü muhabbet ve nefsanî hazlardan da sıyrılmayanın, fütüvvet gibi bir zirveye ulaşması söz konusu değildir.”2)
  • Fütüvvet derken; tepeden tırnağa, alabildiğine genç, dinç, gözü pek ve inançla gerilmiş yiğitleri hatırlarız: Aliler, Hamzalar, Alparslanlar, Fatihler ve Ulubatlı Hasanlar gibi yiğitleri… Fütüvvet, tarihi seyri içinde nasıl anlaşılırsa anlaşılsın, o, has mânâsıyla, Allah’tan başka ilâh tanımamanın; dinî duygu, dinî düşünce ve dinî hayat için her türlü fedakârlığa katlanmanın; bâtıl inanç, bâtıl anlayış ve bâtıl davranışlara karşı baş kaldırmanın; her yerde ve her zaman Hak’la sımsıkı irtibatta bulunup hep O'nu haykırmanın unvanı olagelmiştir.”3)
  • “Genç, yiğit ve delikanlı mânâlarına gelen ‘fetâ’ kelimesinden türemiş olan fütüvvet, tepeden tırnağa inançla dopdolu olmanın, herkese karşı güzel ahlâkla muamelede bulunmanın, başkaları için yaşama anlayışına kilitlenmenin, farklılık mülâhazasına girmeden vazifeye sahip çıkmanın, mukaddes değerler uğrunda her türlü fedakârlığa katlanmanın, bir kuluçka sabrıyla, vakt-i merhunu beklemenin çıldırtıcılığına karşı dişini sıkıp sabretmenin, akıl ve mantığı ihmal etmeden, aynı zamanda çağı ve zamanı da hesaba katarak bütün kötülüklere karşı başkaldırmanın ve bütün bunlar neticesinde sinesine çarpan eza ve cefalar karşısında paniklememe ve sarsılmamanın unvanı olagelmiştir.”4)
  • “Peygamberân-ı izâm’ın kendilerine verilen risalet vazifesini en güzel şekilde yerine getirmeleri, tekvinî emirlere riayet ederek vazifelerini hep fetanet ufkunda sürdürmeleri, her durumda fevkalâde stratejik hareket etmeleri, fakat bütün bunların yanında neticeyi Allah’tan beklemeleri fütüvvetin önemli bir derinliğini teşkil eder. Evet, bidayette vazife aşkıyla yanıp tutuşma, neticede ise vazifeyi yapmış olmanın itminanını yaşama fütüvvet ruhunun önemli bir göstergesidir.”5)
  • Fütüvvetin en önemli faktörlerinden biri de adanmışlık ruhuna sahip olmadır. Yani insanın kendisini gaye-i hayaline adaması ve onun dışındaki bütün mülâhazaları aradan çıkarmasıdır.”6)
  • Adanmışlığın yanı başında fütüvvete ait çok önemli diğer bir husus da sabitkadem yerinde durabilmektir. İnsan, başına gelen bütün hâdiseler karşısında, “Gelse celâlinden cefa, yahut cemalinden vefa; / İkisi de cana safa, lütfun da hoş, kahrın da hoş.” (İbrahim Tennûrî) diyerek durduğu yerde dimdik durabilmelidir. Dimdik durmaktan kastımız, insanın paniklememesi, devrilmemesi ve ne olursa olsun yaptığı vazifeyi asla terk etmemesidir.”7)
  • “… fütüvvet; yaşı, başı, kıdemi ve tecrübeyi silmeyi gerektirir… insanın ister tecrübesine, ister zekâsına, isterse fetanetine bağlı teveccühleri bir faikiyet mülâhazası hâline getirip başkaları üzerinde tahakkümde bulunması apaçık bir haddini bilmezlik ve katmerli bir terbiyesizlikten başka bir şey değildir.”8)
  • “Hazreti Ali Efendimiz’e nispet edilen, ‘İnsanlar içinde insanlardan bir insan ol.’ sözü bizim için de çok önemlidir. Eğer bir insan fütüvvetin temsilcisi olmak istiyorsa, kendisini fark edilmezliğe salmalıdır ki, bilinmesin. Kanaat-i acizanemce bu, fütüvvete ait çok önemli bir derinlik ve çok önemli bir disiplindir.”9)

Ayrıca Bakınız

İlave Okuma

Diğer Diller

Dipnotlar

1)
M. Fethullah Gülen, Kalbin Zümrüt Tepeleri, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 129.
2)
A.g.e. s. 131.
3)
M. Fethullah Gülen, Yitirilmiş Cennete Doğru (Çağ ve Nesil-3), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 54.
4)
M. Fethullah Gülen, Mefkûre Yolculuğu (Kırık Testi-13), İstanbul: Nil Yayınları, 2014, s. 37.
5)
A.g.e. s. 38.
6)
A.g.e. s. 39.
7)
A.g.e. s. 40.
8)
A.g.e. s. 41–42.
9)
A.g.e. s. 42.
futuvvet.txt · Son değiştirilme: 2023/11/26 21:56 Değiştiren: Editör