Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


hayir

Hayır

  • Hayr-ı mutlaktan hayır gelir. Cemîl-i Mutlak’tan güzellik gelir. Hakîm-i mutlaktan abes bir şey gelmez.”1)
  • “… ey insan! Sende iki cihet var. Birisi: İcad ve vücûd ve hayır ve müsbet ve fiil cihetidir. Diğeri: Tahrip, adem, şer, nefy, infial cihetidir.”2)
  • “İşte bak, âlem-i insaniyette zaman-ı Âdem’den şimdiye kadar iki cereyan-ı azîm, iki silsile-i efkâr, her tarafta ve her tabaka-yı insaniyede dal budak salmış iki şecere-i azîme hükmünde –biri, silsile-i nübüvvet ve diyanet; diğeri, silsile-i felsefe ve hikmet– gelmiş, gidiyor. Her ne vakit o iki silsile imtizaç ve ittihat etmiş ise; yani silsile-i felsefe, silsile-i diyanete dehâlet edip itâat ederek hizmet etmiş ise; âlem-i insaniyet parlak bir surette bir saadet, bir hayat-ı içtimâiye geçirmiştir. Ne vakit ayrı gitmişler ise; bütün hayır ve nur, silsile-i nübüvvet ve diyanet etrafına toplanmış.. ve şerler ve dalâletler, felsefe silsilesinin etrafına cemolmuştur.3)
  • Adem, şerr-i mahz ve vücud hayr-ı mahz olduğunu, ehl-i tahkik ve ashâb-ı keşif ittifak etmişler. Evet ekseriyet-i mutlaka ile hayır ve mehâsin ve kemâlât, vücuda istinâd eder ve ona râcî olur. Sûreten menfî ve ademî de olsa, esası sübûtîdir ve vücûdîdir. Dalâlet ve şer ve musîbetler ve mâsiyetler ve belâlar gibi bütün çirkinliklerin esası, mâyesi ademdir, nefiydir. Onlardaki fenâlık ve çirkinlik, ademden geliyor. Çendan sûret-i zâhirîde müsbet ve vücûdî de görünseler, esası ademdir, nefiydir.”4)
  • “… bu kâinatta hayır-şer, lezzet-elem, ziya-zulmet, hararet-bürûdet, güzellik-çirkinlik, hidayet-dalâlet birbirine karşı gelmesi ve içine girmesi, pek büyük bir hikmet içindir. Çünkü şer olmazsa hayır bilinmez. Elem olmazsa lezzet anlaşılmaz. Zulmetsiz ziya, ehemmiyeti olmaz. Soğukla, hararetin dereceleri tahakkuk eder. Çirkinlik ile hüsnün tek bir hakikati, bin hakikat ve binler çeşit hüsün mertebeleri vücûd bulur. Cehennemsiz cennetin pek çok lezzetleri gizli kalır. Bunlara kıyasen her şey, bir cihette zıddıyla bilinebilir ve birtek hakikati, sümbül verip çok hakikatler olur.”5)
  • “… insanın fiilleri kalbin, hissin temayülâtından çıkar. O temayülât, ruhun ihtisasatından ve ihtiyacatından gelir. Ruh ise, iman nuru ile harekete gelir. Hayır ise yapar, şer ise kendini çekmeye çalışır. Daha kör hisler onu yanlış yola sevk edip mağlûp etmez.”6)
  • Hikmet, Kur’ân’ın incelikleri ve sırları mânâsına gelir ki, bu, aynı zamanda Kur’ân’ın şerh ve izah ettiği kâinat kitabının da sırları ve incelikleri demektir. Bu gerçeğe Kur’ân: ‘Allah hikmeti dilediğine verir; kime de hikmet verilirse, ona bol bol hayır verilmiş demektir.’ (Bakara, 2/269) âyetiyle işaret eder.7)
  • “Mü’minin her davranışı ‘hayır’ yörüngelidir. O, herhangi bir musibete maruz kalsa sabreder; bu onun için hayır olur. Ve yine o, herhangi bir nimete erse, şükreder; bu da onun için hayır olur.”8)
  • “… her sıkıntı ve tazyik bir inşiraha gebedir. Hadis diye rivayet edilen, fakat Sühreverdi’ye ait olduğu söylenen, ‘Karar kararabildiğin kadar, çünkü kararmanın son noktası aydınlığa açılmanın başlangıcıdır.’9) sözü de bu hakikati ifade etmektedir. Ama bu, çekilen her sıkıntıdan sonra, mutlaka hep hayır doğacak demek de değildir. Çünkü hayır, hayrı hazırlayabilecek temiz ve nezih ruhların mevcudiyetine vâbestedir. Bir toplum, içinde hayır cereyanları olduğu hâlde tazyike maruz kalmaz ise, o toplumun önünde bir infilâk var demektir ve her infilâk da bir inşirahın müjdesidir.”10)

Dipnotlar

1)
Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 89.
2)
A.g.e. s. 341.
3)
A.g.e. s. 586–587.
4)
Bediüzzaman Said Nursî, Lem’alar, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 92.
5)
Bediüzzaman Said Nursî, Şuâlar, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 219.
6)
Bediüzzaman Said Nursî, Hutbe-i Şamiye, İstanbul: Envar Neşriyat, 2005, s. 36.
7)
M. Fethullah Gülen, Kalbin Zümrüt Tepeleri, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 237–238.
8)
M. Fethullah Gülen, Fasıldan Fasıla-2, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 209.
9)
Bkz.: el-Kudâî, Müsnedü’ş-Şihâb 1/436; ed-Deylemî, el-Müsned 1/426.
10)
M. Fethullah Gülen, Fasıldan Fasıla-4, İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 176.
hayir.txt · Son değiştirilme: 2023/10/14 10:51 Değiştiren: Editör