mefhum
İçindekiler
Mefhum
- “Îcâz ise bir mazmun ve mefhumu çok az kelime kullanarak özlü söyleme; tabir-i diğerle, çok az ifade ile pek çok şey işaretleme ve pek az sözle maksadın vâzıh olarak ifade edilmesi mânâlarına gelmektedir.”5)
- Mefhum-u muvafık: Sözün doğrudan anlaşılan mânâsı.
- “Merhamete lâyık olma haklarını kaybettiklerinden, perişan hallerine gök de ağlamadı, yer de ağlamadı.” (Duhan, 44:29). “Şu âyet, mefhum-u muvafık ile şöyle ferman ediyor: ‘Ehl-i dalaletin ölmesiyle, semavat ve zemin, onların üstünde ağlamıyorlar.’ Ve mefhum-u muhalif ile delalet ediyor ki: ‘Ehl-i imanın dünyadan gitmesiyle, semavat ve zemin, onların üstünde ağlıyor.’”6)
- “Muhammed aleyhissalâtü vesselâm, hâtemü’l-enbiyadır. Mefhum-u muhalifiyle işmam eder ki, ondan sonra peygamber gelmez; hâtemiyetine hâtem ve imza basar.”7)
Ayrıca Bakınız
Dış Bağlantılar
Diğer Diller
Dipnotlar
3)
Ali ibn Muhammed es-Seyyid eş-Şerif Cürcani, Tarifat: Arapça-Türkçe Terimler Sözlüğü, tercüme ve şerh: Arif Erkan, İstanbul: Bahar Yayınları, 1997, s. 215.
4)
M. Fethullah Gülen, Kalbin Zümrüt Tepeleri, İstanbul: Nil Yayınları, 2005, s. 667.
5)
M. Fethullah Gülen, Bir İ’câz Hecelemesi, İstanbul: Nil Yayınları, 2014, s. 25.
6)
Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 695.
7)
Bediüzzaman Said Nursî, İşârâtü’l-İ’câz, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2007, s. 50.
mefhum.txt · Son değiştirilme: 2024/10/25 11:11 Değiştiren: Editör