Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


suuralti_muktesebati

Şuuraltı Müktesebatı

  • “… anne-baba şefkatinden mahrum büyüyen çocukların şuuraltı müktesebatı annesizliğe ve babasızlığa göre programlanır. Dünyadaki umum nizamı alt-üst eden, içtimaî herc ü merçlere sebebiyet veren kimseler, genellikle anne ve baba alâkasından mahrum yetişen dünün sahipsiz çocuklarıdır.”1)
  • “… nazarî konular amelîye dönüşerek işlene işlene insanın benliğine mal olur, onun şuuraltı müktesebatını oluşturur; sonra da değişik çağrışımlarla –ki bunlar zemine ya da zamana ait çağrışımlar olabilir– ortaya çıkarak ferdin hal, tavır ve davranışlarına yön verir.”2)
  • “… korteksini mâsivâ ile doldurmuş, şuuraltı müktesebâtını mal mülk düşünceleriyle oluşturmuş ve bütünüyle dünyevî mülâhazalara gömülmüş bir insanın ölüm ötesindeki hali de aynı çizgide şekillenecektir. Böyle bir zavallı, “Men Rabbuke?” sorusuna muhatap olunca, kat’iyen doğru cevabı veremeyecektir; zira, şuuraltı müktesebâtında bu suâle dair bir malumat bulamayacaktır. Duygu ve düşünce harmanında, elini attığı her yerde nefis, mal, mülk, şan ve şöhret kırıntılarına rastlayacak ama mârifet-i Sâni hesabına hiçbir semereye tevafuk edemeyecektir.”3)
  • “Hususiyle şuuraltı müktesebatının oluştuğu zaman diliminde yetişme şartları çok önemlidir. Bu dönemle alâkalı kesin bir yaş sınırı belirlemek mümkün olmasa da genelde ‘sıfır-beş’ veya ‘sıfır-yedi’ yaş aralığı olarak ifade edilmektedir. Ancak onun izafî olarak on beş yaşına kadar devam ettiği de söylenebilir. İşte insan bu dönemde, gördüğü, duyduğu, hissettiği her şeyden; etrafında cereyan eden hâdiselerin hemen hepsinden ciddi mânâda tesir altında kalır, belli bir anlayışa sahip olur ve o istikamette bir şahsiyet kazanır.”4)
  • “… arkadaşlarınız kalkmış Afrika ’ya kadar gitmişler. Şuuraltı müktesebatın getirdiği bazı ön yargıları ihtimal verilemeyecek kadar kısa bir zaman içinde aşmış ve oradaki talebeleri kendi kardeşleri olarak bağırlarına basmışlar.”5)
  • “… şuuraltı müktesebatının oluştuğu dönemde, şartlandırma diyebileceğimiz usûlde hak ve hakikatin anlatılması çok yararlı, hatta bir yönüyle bir zarurettir.”6)
  • “… şuuraltı müktesebatı, insanın hayatı boyunca karşılaştığı sıkıntı ve problemler karşısında bir can simidi gibidir. Zira insan hayatın değişik dönemlerinde akıl, mantık ve ilmî müktesebatıyla üstesinden gelemeyeceği meselelerle karşılaşabilir. İşte bu durumda, insanın bir dönem güvendiği ve kendisi için birer kanaat önderi konumunda bulunan annesi, babası veya hocasının daha önceden ona verdiği, kazandırdığı duygu ve düşünceler onun imdadına yetişir.”7)
  • “… olumsuz tasvir ve görüntüler zamanla insanda bir şuuraltı müktesebatı oluşturur ve onun rüyalarını bile kirletmeye başlar. Oysaki insan, rüyalarında bile nezih olma azmi içinde bulunmalıdır.”8)
  • “… yerine göre insanın hayallerinin kirlenmemesi, şuuraltı müktesebatının duygularını baskı altına almaması, ihsas ve ihtisaslarının temiz kalması adına göstereceği … bir ceht, onun yüz rekât namaz kılmasından daha önemli olabilir.”9)
  • “Bir insan, ruh ve dimağını dünyada ne ile doldurduysa, neyin peşinde koşuyorsa, neyi aziz tuttuysa, neyi gönlünde en mutena yere oturttuysa, buradan göçüp giderken de öyle gidecektir. Tıpkı uyuyan bir insanın, şuuraltı müktesebatının tesirinde konuşup düşünmesi ve ona göre hareket etmesi gibi, ahirette o, bu kazanımıyla yeni bir varlığa erecektir.”10)
  • “Her biri kendi çapında Sidretü’l-müntehâ’nın birer gölgesi gibi duran bu kutsî mekânlar neye benzerlerse benzesinler, bunların hemen hepsi de bizim ülkemizin özünden-usaresinden, ruhundan-mânâsından süzülüp çıkmış gibi bir edaya sahiptirler ve bizim mânâ köklerimizle, iç muhtevamızla o kadar uyum içindedirler ki, onlarla ne zaman karşılaşsak, his, idrak veya şuuraltı müktesebatımızdan bir kesitle karşılaşmış gibi oluruz.”11)
  • “Biz, biz olduğumuz dönemde, evler, caddeler ve sokakların, o evlerde oturanlara, o cadde ve sokaklarda dolaşanlara öyle sıcak bir bakışları ve öyle anlamlı bir tavırları vardı ki, onlara kendi ruh ufkundan bakanlar, onların bize ait bazı şeyler mırıldandıklarını duyar gibi olurlardı. Bu dünyada hemen herkes, kendi gönlünden yükselen veya inançları, hülyaları, şuuraltı müktesebatından süzülüp gelen bir mûsıkî ile kendinden geçer, her zaman farklı bir mânâ meltemiyle heyecanlanır ve değişik bir neş’e ve sevinçle köpürürdü.”12)
  • “Her şeyden önce anne, bir şefkat kahramanıdır. Vazifesi şefkate dayalı bir nebinin, bir şefkat kahramanına emanet edilmesi şuuraltı müktesebatı açısından çok önemlidir.”13)
  • “… görülme, duyulma, bilinme ve yâd edilme hakkı olan Sultanlar Sultanı kurbet, vuslat ve ünsüyle Kendini tam hissettirdiğinde hürmet, hudû ve huşû gibi şeylerle donanımı ve şuuraltı müktesebatı tam olmayan hiç kimsede kendini ifade etmeye, kendi olarak görünmeye mecal kalmaz. Evet, böyle bir zirveye ulaşan müntehî, arş-ı kemalâtının irtifaı ölçüsünde sürekli bir sermestî yaşadığından, her zaman olmasa da, gayr-i iradî ihtisaslarının güdümünde hareket eder; bilmez sağını-solunu ve önünü-arkasını…”14)

İlave Okuma

Diğer Diller

Dipnotlar

1)
M. Fethullah Gülen, İkindi Yağmurları (Kırık Testi-5), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 238.
2)
A.g.e. s. 305.
3)
M. Fethullah Gülen, Kalb İbresi, (Kırık Testi-9), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 57.
4)
M. Fethullah Gülen, Cemre Beklentisi (Kırık Testi-10), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 46.
5)
A.g.e. s. 149–150.
6)
A.g.e. s. 287.
7)
A.g.e. s. 288.
8)
M. Fethullah Gülen, Buhranlı Günler ve Ümit Atlasımız (Kırık Testi-14), İstanbul: Nil Yayınları, 2015, s. 214.
9)
A.g.e. s. 215.
10)
M. Fethullah Gülen, Çizgimizi Hecelerken (Prizma-8), İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 265.
11)
M. Fethullah Gülen, Örnekleri Kendinden Bir Hareket (Çağ ve Nesil-8), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 65.
12)
M. Fethullah Gülen, Sükûtun Çığlıkları (Çağ ve Nesil-9), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 181.
13)
M. Fethullah Gülen, Fikir Atlası (Fasıldan Fasıla-5), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 72.
14)
M. Fethullah Gülen, Kalbin Zümrüt Tepeleri, İstanbul: Nil Yayınları, 2008, s. 714.
suuralti_muktesebati.txt · Son değiştirilme: 2024/01/16 18:21 Değiştiren: Editör