Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


gaye-i-hayal

Gaye-i Hayal

  • Tahayyül edilip ulaşılmak istenilen, ufukta gözüken hedef. Şahsî ve basit gayelerin ötesindeki ulvî gaye.
  • “İşte eğer insan, enaniyetine istinad edip, hayat-ı dünyeviyeyi gaye-i hayâl ederek derd-i maîşet içinde, muvakkat bazı lezzetler için çalışsa, gayet dar bir daire içinde boğulur gider. Ona verilen bütün cihâzât ve âlât ve letâif, ondan şikâyet ederek haşirde onun aleyhinde şehâdet edeceklerdir ve dâvâcı olacaklardır.”1)
  • Gaye-i hayal olmazsa veyahut nisyan veya tenâsî edilse, ezhan enelere dönüp etrafında gezerler.”2)
  • “Küçük hedeflere bağlı yaşayan veya bütün bütün hedefsiz olan bir kimse, hayalleri ölçüsünde bir insan olarak ömrünü geçirir, öyle ölür ve öteki hayatı da ona göre şekillenir. Netice itibarıyla hayal, insanda tam hedefini bulamayınca, vicdan daralacak, çok geniş olan âleme açık insanî ufuk kararacak ve o insan bütün bütün bencilleşecektir.”3)
  • İnsan, dünyayı veya sadece cismaniyete ait bir zevki ya da ikbal, makam ve mansıba müteallik hususları mefkûreleştirse, hayaline gaye yapsa ve bu yolda çalışıp çabalamaya dursa ve zamanla bunları elde etse de o hiçbir zaman doymayacak, beden ve cismaniyeti adına sürekli daha başka şeyler arayacaktır. Aklı, ruhu ve bütün hissiyatıyla yüksek mefkûrelere yöneleceği âna kadar da bir türlü doyma bilmeyecektir.”4)
  • “… insan, hayalini böyle yüce bir gaye ve hedefe kilitlediği zaman, onun bu yolculuğunun sonu hiçbir zaman gelmeyecek ve bu mübarek yolcu, hep O’nu anma ve O’na yürüme sayesinde iman-itmi’nan arası gelip gidecek ve hep huzur yudumlayacaktır. Hele insan bir de O’na ait hususlar içinde benliğini tamamen unutup kendinden geçiverse artık o, sadece hedeflediği şeyi düşünecek ve onunla oturup kalkacaktır. Buna mukabil, Allah’a götürmeyen bir yolda yürüyen ve kendisini yenileyemeyen kimseler ise kendilerinin dışına çıkamayacak ve bencilliğin dar mahbesinden kurtulamayacaklardır.”5)
  • Fütüvvetin en önemli faktörlerinden biri de adanmışlık ruhuna sahip olmadır. Yani insanın kendisini gaye-i hayaline adaması ve onun dışındaki bütün mülâhazaları aradan çıkarmasıdır. Adanmış bir ruh demelidir ki, “Benim aslî vazifem ne yapıp edip yeryüzünde Nâm-ı Celîl-i Sübhânî’yi îlâ etmektir.”6)

Ayrıca Bakınız

İlave Okuma

Diğer Diller

Dipnotlar

1)
Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 345.
2)
Bediüzzaman Said Nursî, Mektubat, İstanbul: Şahdamar Yayınları, 2010, s. 531.
3)
M. Fethullah Gülen, Kendi İklimimiz (Prizma-5), İstanbul: Nil Yayınları, 2007, s. 214.
4)
A.g.e. s. 214.
5)
A.g.e. s. 215.
6)
M. Fethullah Gülen, Mefkûre Yolculuğu (Kırık Testi-13), İstanbul: Nil Yayınları, 2014, s. 39.
gaye-i-hayal.txt · Son değiştirilme: 2023/10/12 10:57 Değiştiren: Editör