yakin_korlugu
İçindekiler
Yakın Körlüğü
- “İnsan, bazen bakış açısını ayarlayamadığından, bazen bir kısım şartlanmışlık ve önyargılarından, bazen de içine düştüğü kıskançlık ruh hâlinden dolayı yanı başındaki paha biçilmez değerleri görüp takdir edemeyebilir. Hatta takdir etmek bir yana o değerlere karşı acımasız ve insafsız bir hasım kesilebilir. Siz isterseniz bunu ‘yakın körlüğü’ olarak isimlendirebilirsiniz.”1)
- “Ebû Leheb, oğulları Utbe ve Uteybe’yi, Fahr-i Kâinat Efendimizin (aleyhi ekmelüttehâyâ) kerimeleri Hazreti Rukiyye ve Hazreti Ümmü Gülsüm’le nikâhlamak suretiyle de ayrı bir akrabalık bağı kurmuştu. Kısacası o, İnsanlığın İftihar Tablosu’nun güzel ahlâkına her döneminde şahit olmuştu. Ama yakın körlüğüne saplanmış bu tali’siz, Efendiler Efendisinin peygamberliğini kabul etmemişti; kabul etmediği gibi O’nun en büyük hasımlarından biri de olmuştu. Evet, yıldızların kaldırım taşı gibi ayaklarının altına serildiği Kâinatın İftihar Tablosu’nun büyüklüğünü en yakın akrabalarından birisi görmemişti/görmek istememişti.”2)
- “Uzaklık, hakikatin mahiyet-i nefsü’l-emriyesine, ne ise o olarak görülüp bilinmesine engel teşkil ettiği/edebileceği gibi, bazen yakınlık da görmeye mâni bir perde olabilir. İnsanlığın İftihar Tablosu’yla aynı dönemi paylaşıp âlemleri nura gark eden o ışık tufanının hemen yanı başında bulunuyor olmalarına rağmen O’nu ve gökteki yıldızlar konumunda bulunan etrafındaki sahabe efendilerimizi göremeyen insanlar vardı. Fakat diğer tarafta böyle bir mazhariyete yakınlığın farkında olan, bakmasını bilen ve bakmanın yanında meseleyi görme ile değerlendirip görme ile derinleştirenler ise, başlarının üzerinde tulu’ eden O hakikat güneşini gördü, O’nunla aydınlandı, O’ndan yudum yudum insibağ yudumladı ve O’nunla dünyevî-uhrevî saadete erdiler.”3)
- “Yakın körlüğü, yakın sağırlığı hemen her asırda yaşandığı gibi günümüzde de söz konusu olabilir. Meselâ çağımızda fedakârlığın sahabicesiyle hak ve hakikat peşinde, insanlık yolunda koşturup duran adanmış ruhlara yakın olmanın çok önemli avantajları olduğu gibi dezavantaj yanları da söz konusudur. Erzurumlular, bu durumu anlatma adına ‘Ev danası öküz olmaz!’ ifadesini kullanırlar. İşte bu bakış açısına göre, önce bir filiz hâlinde ortaya çıkan, sonra sürgün hâline gelip ardından da salınıp sallanan kocaman bir çınara dönüşen güzellikler hep o ilk nazarın mahkumiyetine maruz kalır; maruz kalır da “O da bizden biri.” denilip ona hep bir filiz nazarıyla bakılır.”4)
- “Yakın körlüğünün yanında, dostların maruz kalabileceği, çekememezlik körlüğü, haset körlüğü, rekabet körlüğü gibi daha başka körlükler de vardır. Hatta rekabet gibi telakki edildiği takdirde dinin mubah dairesi içinde yer alan tenafüs dahi bir körlük vesilesi olabilir. Eğer tenafüse, ‘ferdin, beraber yol yürüdüğü yol arkadaşlarından Cenâb-ı Hakk’ın lütfedeceği nimetler hususunda geri kalmama mülâhazasıyla bir yarış havası içinde olması’ şeklinde bakılacak olursa, haddizatında masum gibi görünen böyle bir mülâhaza, sınırlarına riayet edilemediği takdirde mahzurlu hâle dönüşebilir. Bu sebeple Kur’ân’ın has talebeleri, mülâhazalarını daha engince bir düşünceye bağlayıp şöyle demelidirler: ‘Kardeşlerim girdikleri bu güzel yolda Cennet, rıdvan ve rü’yete doğru koşuyorlar. Öbür tarafta bu güzeller güzeli insanlardan cüda düşmemek için, ben de onların faaliyetleri içinde yer almalıyım.’ Yoksa ‘Yarışı ben kazanayım!’, ‘İpi ben göğüsleyeyim!’ gibi mülâhazalar, Hak yolunda yapılan hayırlı bir hizmette, şeytanın dürtülerine göre planlanmış düşüncelerdir ve bu yönüyle de melundurlar. Aynı şekilde eğer dikkat edilmezse hasetle hemhudut olan gıpta da melun bir iş hâline gelebilir. Evet, meselenin hudut ve sınırları korunamazsa, insan hiç farkına varmaksızın bir anda gıpta tarafından haset tarafına geçebilir.”5)
İlave Okuma
- M. Fethullah Gülen, “Yakın Körlüğü”
- M. Fethullah Gülen, “Yakında Uzaklığı Yaşayanlar ve Kesintisiz Aksiyon”
Diğer Diller
Dipnotlar
yakin_korlugu.txt · Son değiştirilme: 2024/11/14 15:23 Değiştiren: Editör