Kullanıcı Aletleri

Site Aletleri


varligin_dili

Varlığın Dili

  • “… hüşyar bir ruh için bir baştan bir başa bütün tabiat, topyekün varlık ve umum eşya bir güzellikler meşheri, bir sanat ve bedîalar galerisi ve bir zevk u safâ seyrangâhıdır. Bu meşhere ve bu galeriye gönül gözüyle bakabilenler, bu seyrangâhı da iman nuruyla temâşâ edenler kendilerini cennetlere uzanan bir koridorda yürüyor sanır; sinelerinde duyup hissettikleri hakikat-i ezeliye cezbiyle çok defa kendilerinden geçer ve temâşâ iradelerini basiretlerine bağlayarak yeni ufuklara doğru koşarlar. Görüp tanıştıkları her varlıktan farklı bir merhaba alır, değişik mârifet dersleri dinler ve yol boyu uğradıkları canlı-cansız her varlığın dilinden, dudağından dökülen mârifet ve muhabbetleri yudumlaya yudumlaya dolaşır dururlar vadi vadi; selâm verir, selâm alırlar her şeyden.”1)
  • “Belli bir sistem içinde kemale ermek ve kemale ulaşmak için çırpınıp duran ferdin, Yüce Yaratıcı’nın Kur’ân-ı Kerim’de tesbit ettiği çerçeveye göre bir yönlendirilmeye tâbi olması çok önemlidir. Böyle bir kimsenin kalbî, ruhî, fikrî, vicdanî bütün gücü, Allah’a nisbeti içinde, insan, eşya ve kâinat iyi idrak edilip iyi yorumlanarak aydınlatılmalıdır ki, aslında yaratılışın gayesi de bu olsa gerek. Biz buna, ‘varlığın diliyle ilâhî ahlâkın seslendirilmesi’ diyoruz.”2)
  • Hürriyet dendiğinde, mutaassıp, yalnız kendi hürriyetini düşünür; demokrasiden bahsedildiğinde, onun kendisine ne vaad ettiği üzerinde durur ve söz gelip hoşgörüye dayandığında da sadece kendisinin hoş görülmesini bekler. Tahammül edemez kafasında şekillendirdiği o daracık şablona uymayan farklı değerlerin mevcudiyetine. Katlanamaz başka fikir ve mülâhazaları seslendiren düşüncelere ve felsefelere. Herkesi kendi dar mantığına göre hareket etme mecburiyetinde görür de her zaman geniş düşünmeye, kuşatıcı olmaya ve vicdan vüs’atine karşı savaş vaziyetinde bulunur. Ne bir adım ileri ne bir adım geri, akıp giden zamana inat hep olduğu yerde durur ve kendi dar düşüncesinin mahsulü bir kısım sâbitelerle oturur kalkar. Ne tekvînî emirlerin özünden haberi vardır, ne de zamanın farklı yorumlarından. Anlamaz varlığın dilinden ve varlık içinde olup biten onca hâdiseden hiçbir şey.”3)

Ayrıca Bakınız

İlave Okuma

Diğer Diller

Dipnotlar

1)
M. Fethullah Gülen, Sükûtun Çığlıkları (Çağ ve Nesil-9), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 56.
2)
M. Fethullah Gülen, Kur’ân’ın Altın İkliminde, İstanbul: Nil Yayınları, 2010, s. 558.
3)
M. Fethullah Gülen, Kendi Dünyamıza Doğru (Ruhumuzun Heykelini Dikerken-2), İstanbul: Nil Yayınları, 2011, s. 254.
varligin_dili.txt · Son değiştirilme: 2023/07/24 13:14 Değiştiren: Editör